11 Mayıs 2015 Pazartesi

Farkındalık

(...)

Derken, yattığı yerden doğruldu, çevresine baktı ve içindeki bu fırtınayı dindirmeyi arzuladı. İşte o zaman, eskisi gibi resim yapmak istediğini anladı. Yani dışarıdaki gibi. Selime Öğretmen’in derslerden birinde ona ne demek istediğini şimdi daha net anlıyordu: O bir yalancı şahitti!

Ama bunu anlaması için “mahkemeye” çıkması gerektiğini hiç bilememişti o güzel okul gününde.

(...)

(Sayfa 36)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder